Trafik Psikolojisi ve Öfke Kontrolünde 13 Soru 13 Cevap

Trafik Psikolojisi ve Öfke Kontrolünde 13 Soru 13 Cevap

 

1-ÖFKE KONTROLÜ

Öfke, istenmeyen sonuçlara ve karşılanmamış beklentilere verilen duygusal tepkidir. Öfke her ne kadar normal ve sağlıklı bir duygu olsa da zaman zaman kontrolden çıkıp yıkıcı etkilere sahip olablir. Böylece okul yaşantınızda, iş hayatınızda ve kişisel ilişkilerinizde sorunlara yol açabilir. Bu nedenle öfkemizi kontrol etmemiz gerekmektedir. Öfke kontrolünün amacı; insanın öfkesini saldırgan davranışlara dönüştürmeden ve kendisine veya çevreye zararı olmadan ifade etmesini sağlamaktır. Bu sayede öfkelendiğimiz kişileri ve nesneleri yok edemeyeceğimiz veya onlardan kaçamayacağımız için öfkenin kişide yarattığı duygusal ve fiziksel tepkileri azaltmak amaçlanır.

2-ARAÇ KULLANIRKEN ÖFKE KONTROLÜ NASIL YAPILIR ?

Yapılan araştırmalara göre öfkeli araç kullanma ile saldırgan ve agresif sürücülük arasında bir ilişki bulunmuştur. Trafikte yaşanan öfke duygusu, sürücülerin güvenli sürüş tekniğini olumsuz yönde etkilemektedir. Sürücüler öfkelerini kontrol edemediğinde; direksiyon hakimiyetleri bozulabilir, dikkatleri dağılabilir ve kural ihllarleri ile kazaya karışma ihtimalleri artabilmektedir.

Derin bir nefes alıp yolunuza devam etmeyi deneyin.

Öfkeli araç kullanmanın sonuçlarını aklınızdan çıkarmayın.

Empati kurmaya çalışın

Kötü araba kullanan sürücülerin davranışlarını üzerinize alınıp kişiselleştirmeyin

Araç kullanırken yanımızda kesici, delici veya yaralayıcı bir alet bulundurmamalıyız.

 

3-NEDEN HIZ MERAKIMIZ VAR ?

Hız tutkusu; insanların kendini tatmin etme ve ispat etme ihtiyacından ortaya çıkabilmektedir. Hız yapmak aslında bir risk almadır. Risk almak insanların bedensel heyecanını ve ruhsal heyecanını arttırması nedeniyle zevk veren bir durum olabilmektedir. Ayrıca ergenlik dönemindeki bireyler fiziksel ve ruhsal değişimler yaşamaktadırlar. Bu değişimler genellikle tehlikeli işler yaparak kendini ispat etmeye çalışmak şeklinde gerçekleşebilmektedir.

 

4-ÖZELLİKLE ERKEKLER KENDİLERİNİ İSPAT ETMEK ADINA BUNU GÜÇ GÖSTERİSİ OLARAK MI KULLANIYOR?

Genellikle erkekler için arabanın daha farklı bir anlamı vardır. Bazı erkekler için araba bir güç veya iktidar anlamı taşıyabilmektedir. Bu düşüncede olan erkekler için arabalarının hızlı olması önemlidir. Hız yapmak, diğer arabaları geçmek ve arabaya olan hakimiyet hisleri bu erkeklerin egolarını tatmin edebilmektedir.

5-CEZALAR NEDEN CAYDIRICI OLMUYOR ?

Ülkemizde trafik cezalarının büyük çoğunluğu maddi boyuta dayanan cezalardır. Bundan dolayı insanlar, kurallara uymama konusunda ‘cezamı öderim ve istediğim gibi araba kullanırım’ mantığı ile hareket edebilir. Bu sebeple maddi açıdan daha rahat olan bireyler için trafik cezaları caydırıcı olmayabilir istedikleri gibi hız yapma ve trafik ışığı ihlali yapma gibi davranışlarda bulunabilirler.

 

6-CEZA KONMASA DA KİŞİ KENDİNİ KURALLARA UYAR HALE GETİREMEZ Mİ ?

Trafik cezaları olmasa da toplumun düzeni ve can güvenliğimiz için tafik kurallarına uyarak yaşamamız gerekmektedir. Trafik bilincinin gelişmesi ve insanlarda farkındalık oluşması sağlanarak kişiler kendilerini belki de kurallara uyar hale getirebilir. Çünkü trafik kurallarına uymadığımız zaman kazalara sebep olabilir ve sevdiklerimizin yakınlarımızın hayatını da tehlikeye atmış oluruz. Bu nedenle insanlar bilinçli olduğu takdirde ve farkındalık kazandıkları takdirde can ve mal varlığının kaybı önlenmiş olur. Böylece daha güvenli bir toplumda yaşadıklarını düşünebilirler.

 

7-CEZA YEMEMEK ADINA KEMER TAKMAK, TAKAR GİBİ YAPMANIN PSİKOLOJİK BOYUTU NE ?

İnsanların emniyet kemeri takmamasının altında yatan en temel düşünce; ‘ Ben iyi bir sürücüyüm, bu benim arabam ve asla kaza yapmam’ düşüncesidir. Aşırı özgüven duygusundan dolayı insanlar emniyet kemeri takmayabilirler. Aşırı özgüveni olan kişiler kendilerini diğerlerinden üstün görürler ve hatalarını kolay kolay kabul etmezler. Aynı zamanda ‘Bu benim arabam ne istersem onu yaparım’ düşüncesiyle emniyet kemeri takmamayı bir özgürlük olarak görebilirler.

 

 

 

8-SÜRÜCÜLERE PSİKOLOJİK EĞİTİM

Trafik kazaları ve bu kazalardan dolayı meydana gelen ölümleri azaltmak için Psikoteknik ve Sürücü Rehabilitasyon Programları gibi çalışmalar yapılmaktadır.

Psikoteknik

Psikoteknik değerlendirme; sürücülerin seçilmesinde ve değerlendirilmesinde başvurulan önemli yöntemlerden biridir. Kullanılma amacı sürücü adaylarının veya kazaya karışan sürücülerin davranışlarının belirlenmesidir. Bilgisayar destekli bir uygulamalı test sistemi ile sürücülerin; tepki hızı, dikkat, algı ve el-göz koordinasyonları gibi becerileri ve bilişleri hakkında bir sonuca varılır. Sürücüler değerlendirmeye alnır ve bazı psikolojik testler uygulanır. Bu testler sürücünün kişinin refleksi, stres anında verdiği tepkileri ve frene basma hızı gibi davranışları ölçer. Bu uygulamalarla birlikte trafikte tehlike yaratabilecek sürücüler belirlenerek trafik güvenliği daha üst düzeye çıkarılabilir.

Sürücü Rehabilitasyon Programları

Bir diğer adıyla sürücü davranış geliştirme programı olan sürücü rehabilitasyon programlarının temel amacı; trafik kurallarına uymayan sürücülerin kural ihlali yapmasına neden olan davranışlarını ve tutumlarını belirlemek ve bu sürücülere oto kontrol yeteneği kazandırmaktır

 

9-EBEVEYNLERİN ÜSTÜNE DÜŞEN GÖREV ?

Ailelerin öncelikle çocuklarıyla iyi iletişim kurmaları gerekmektedir ve çocuklarına her istediklerini çabuk bir şekilde vermemelilerdir. Her istediğine kolayca ve hızlı bir şekilde ulaşan çocuklar ileriki yaşamlarında doyumsuzluk yaşama ihtimalleriyle birlikte zararlı şeylere yönelebilirler. Ayrıca kendilerini tehlikeye sokabilecek davranışlar yapan çocukların çoğunda bu davranışın temelinde aileye bir isyan ve cezalandırma düşüncesi olduğu görülmektedir. Bu nedenle aileler çocuklarına karşı onur kırıcı şekilde davranmamalıdırlar.

 

 

10-ÇOCUKLAR ÖĞRETMEKLE Mİ UYGULAMALARI GÖREREK Mİ KURALLARA UYAR ?

Ailelerin, çocuklarından beklediği davranışları onlara sadece sözel olarak ifade etmesi yeterli değildir. Çocukların bu kuralları öğrenmesinin yanı sıra bu davranışların sağlanmasında ailelerin uyması gereken ilkeler vardır. Ebeveynlerin öncelikle örnek olmaları gerekmektedir. Çocuklardan bir kurala uyması veya bir davranışı yapması beklendiğinde öncelikle ailelerin o davranışı yapması veya kurallara uyması gerekmektedir. Bu sebeple çocuklar öğrenmekten ziyade daha çok bu kuralların uygulanışını görerek kurallara uyar.  

 

11-TRAFİKTE SORUNLARA KADINLARIN VE ERKEKLERİN YAKLAŞIM FARKI ?

Kadınlar ve erkekler trafikte yaşadığı olaylara aynı şekilde tepki vermemektedir. Erkekler bir sorunla karşılaştıklarında duygularını kontrol edemiyorlar ama kadınlar duygularıyla beraber mantıklarını da devreye sokup ona göre tepki verebiliyorlar.  

12-KAZALARDA KAVGA ETMENİN SEBEPLERİ ?

Trafik kazalarından sonra insanların genellikle kavga etmesinin en önemli sebebi öfke kontrolünü sağlayamamalarıdır. Öfke, uygun bir biçimde ifade edilemediği zaman yıkıcı etkilere sebep olmaktadır. Öfkeyi kontrol etme ile ilgili sorunları olan bireyler, kaza anında öfkelerini saldırgan ve agresif bir şekilde ifade ederler. Bu nedenle istenmeyen kavgalar yaşanabilmektedir.

 

13-YURT DIŞINDA YAŞAYANLARLA BİZLERİN TRAFİKTEKİ FARKI NEDİR ?

Yurt dışında trafik kuralları ve sürücülerin tutumları yayaların üstünlüğü ve yayaların önceliğini esas alır. Trafik kuralları gereği bu durum evrensel olsa da ülkemizde yayalara öncelik bilinci henüz yerleşmemiştir. Örneğin Avrupa ülkelerinde bir yaya karşıdan karşıya geçerken taşıtlar durup yol verir. Ülkemizde trafikte gereksiz yere korna çalma davranışı yaygınken yurt dışında korna neredeyse kullanılmamaktadır. Örneğin tarfikteyken daha sarı ışık yandığında kornaya maruz kalıyoruz. Bu ve benzeri durumlarda ise korna mümkün olduğunca kullanılmamaktadır. Çevreyi rahatsız etmeme bilinci ve öndeki araba sürücüsüne karşı empati duygusu korna çalmayı engelleyen faktörlerdendir.

 

Uzman Klinik Psikolog M.Berk KARAOĞLU


Geri